Platform, Tunç'un açıklamalarını belgelerle yanıtladı

Bartın platformunun ağaç katliamını protesto etmesinin ardından Milletvekili Yılmaz Tunç'un, 'enerji nakil hattı termik santral için kurulmuyor, 43 bin ağacın kesilmesi söz konusu değil' şeklindeki açıklamalarına cevap yaptığı açıklamaya

AKP Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, ağaç katliamına yol açan elektrik iletim hattının, Amasra’ya yapılması planlanan termik santralla alakalı olmadığını savunmuştu. Tunç, “Bu hat HEMA Termik Santralı için yapılmamaktadır. Bartın Organize Sanayi Bölgesi ile Bartın’ın ilçe ve beldelerinin elektrik ihtiyacını karşılamak için yapılmaktadır. Bu hatta 43 bin ağaç kesilmeyecektir” diye konuşmuştu. Tunç’un bu açıklamasına Bartın Platformundan belgelerle yanıt geldi.

Bartın Milletvekili sayın Yılmaz Tunç, henüz ÇED izni çıkmayan Hema Termik Santrali’nde 
 
üretilecek elektriği Çatalağzı üzerinden ülke enterkonnekte sistemine bağlayacak 54 km.
 
uzunluğundaki “ZETES-Amasra TES (Hema) Elektrik İletim Hattı” için “Bu hat Hema 
 
termik Santrali için yapılmamaktadır. Bartın Organize Sanayi Bölgesi ile Bartın’ın ilçe ve 
 
beldelerinin elektrik ihtiyacını karşılamak için yapılmaktadır. Bu hatta 43 bin ağaç 
 
kesilmeyecektir” şeklinde bir açıklama yapmıştır. Sayın milletvekilinin Bartın-Amasra 
 
halkına yanıltıcı bilgi vereceğini düşünmek istemediğimizden, kendisinin Enerji ve Tabii 
 
Kaynaklar Bakanlığı bürokratları tarafından yanıltıldığını düşünüyoruz.
 
Söz konusu hat için 2013 yılında tamamlanan Nihai ÇED Raporu’na göre:
 
1. Projenin adı “380 kV Zetes-Amasra TES (HEMA) Enerji İletim Hattı Nihai ÇED 
 
Raporu” dur. Proje adında Organize Sanayi Bölgesi ilgili bir ibare bulunmamaktadır.
 
2. Nihai raporun birinci sayfasında projenin amacı “Bartın İli, Amasra İlçesindeki 
 
Amasra HEMA Termik Santrali (TES)’den çıkan enerjinin Zonguldak Eren Termik 
 
Santralinin (ZETES) şalt sahasını kullanarak enterkonnekte sisteme dahil 
 
edilmesini sağlamak” şeklinde açıkça yazılmıştır. Aynı sayfada “Böylece, Bartın ve 
 
Zonguldak İlleri Merkez İlçeleri çevresindeki sanayi tesislerinin enerji ihtiyaçları
 
sürekli ve kesintisiz şekilde karşılanacak” şeklinde bir ibare vardır. Fakat bu amaçtan 
 
çok, sadece projenin sağlayacağı yan yararı açıklamaktadır.
 
3. Nihai raporun 85. Sayfasında açık bir şekilde “Projenin tesisi sırasında yaklaşık 
 
olarak 43000 adet orman ağacının kesileceği öngörülmektedir.” yazmaktadır. Yani 
 
bu rakam tarafımızdan uydurulmamıştır. Yine 85. sayfada projenin 183 ha.lık orman 
 
alanını etkileteceği açıklanmıştır. Aslında teknik bir hesap yapıldığında 10 m2’de bir 
 
ağaç yer aldığı düşünülürse, bu projede toplam 183 bin ağacın kesilmesinin gerektiği 
 
ortaya çıkmaktadır.
 
4. Nihai ÇED Raporu’nun EK-1’inde yer alan “Yer Bulduru Haritası”nda kırmızı 
 
çizgiyle çizilen elektrik hattının Çatalağzı ile Amasra’da yapılmak istenen Hema 
 
Termik Santrali arasında yer aldığı, haritada Bartın Organize Sanayi Bölgesi’ne 
 
uzanan bir hattın var olmadığı çok açık şekilde görülmektedir. Hattın Organize 
 
Sanayi Bölgesi’ne uzatılabilmesi için 17 km. uzunluğunda yeni bir hattın 
 
projelendirilmesi gerekmektedir. Eğer iddia edildiği gibi Zonguldak Çatalağzı ile 
 
Bartın Organize Sanayi Bölgesi arasında kurulmak istenen bir elektrik iletim hattı
 
olsaydı, Amasra-Gömü üzerinden değil de, Bartın’ın güneyindeki bir güzergahtan
 
geçirilmesi gerekirdi. Böylece toplam 71 km. uzunluğunda bir hattan değil, 45-50 km. 
 
arasında uzunluğa sahip daha düşük maliyetli bir hattan bahsedilebilirdi. Bu hat daha 
 
az orman ekosistemi üzerinden geçeceği için, ormanlara da daha az zarar verilmiş 
 
olurdu.
 
Yukarıdaki belgeler adı geçen elektrik iletim hattının Bartın’a elektrik getirmekten çok, 
 
2009’dan beri ÇED izni alamayan Hema Termik Santrali için yapılmak istendiği çok açıktır.
 
Termik santral izni çıkmazsa yok edilen ormanların ve yapılan yatırımların bedelini kim 
 
ödeyecektir? Daha önce açıkladığımız gibi: “Bir şirketin çıkarı için halkın parasının çarçur 
 
edilmesinin ve Batı Karadeniz’in doğal orman ekosistemlerinin bizzat Devlet tarafından 
 
yok edilmesinin hesabını kim verecektir?”
 
Sayın Yılmaz Tunç’a, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı bürokratlarının kendisini 
 
yanıltabileceğini, çünkü bizzat bakanın kendisinin Amasra’ya termik santral yapılması için 
 
hemşerisi olan şirkete ayrıcalıklar tanıdığını, fakat sayın Tunç’un sayın bakan Taner 
 
Yıldız’a değil de Bartın-Amasra halkına karşı sorumlu olduğunu hatırlatmak istiyoruz. 
 
Bir kez daha kendisini Bartın Platformu’nun sürdürmekte olduğu Bartın’ın Amasra’nın 
 
geleceğini termik santrallerin yol açacağı kayıplardan kurtarma mücadelesinde yanımızda 
 
görmek istiyoruz.
 
Kamuoyuna Saygılarımızla.
 
Bartın Platformu

Bakmadan Geçme