Manav'dan Baykal'ın 'Terörist' Sözüne Tepki

AK Parti İl Başkanlığı Yaşlılar Haftası dolayısıyla 'Büyüklere hürmet, kararımız evet' etkinliği düzenledi.

Bartın Öğretmen Evi’nde düzenlenen etkinlikte konuşan AK Parti İl Başkanı Hüseyin Manav, referandum çalışmaları kapsamında Bartın’a gelen CHP Eski Genel Başkanı Antalya Milletvekili Deniz Baykal’ın “Cumhurbaşkanı ve Başbakan milletin yarısına küfrediyor. Nasıl küfrediyor terörist diyerek.  Bir cumhurbaşkanına kendi milletine hayır dediği için terörist demek yakışır mı? Sözlerine tepki gösterdi. Manav, “Hayır diyenlere terörist demiyoruz. Hayır diyen de bizim vatandaşımız, evet diyen de bizim vatandaşımız. Biz sadece evet diyen kim? Hayır diyen kim? Buna bakın diyoruz” dedi.

Bartın Öğretmen Evinde düzenlenen etkinliğe AK Parti İl Başkanı Hüseyin Manav ve AK Parti İl Başkanlığı Sosyal Politikalar Birim Başkanı Uğur Yılmaz başta olmak üzere bazı teşkilat mensupları ve 30 kadar yaşlı katıldı. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan AK Parti Yaşlılar Koordinasyon Merkezi (YKM) Üyesi Remzi Akça, AK Parti döneminde yaşlılar için yapılan sosyal politikalara değinerek “Evde bakım hizmeti ile yüzleri güldürüyoruz. İlk kez evde sağlık hizmeti uygulamasını başlattık. Yaşlı yaşam evleri projemizi hayata geçirdik. 65 yaş üstü yaş aylığını "7,5 katına" çıkardık. Maaş kuyruklarında çekilen çileye son verdik. Yaşlılarımıza ücretsiz ulaşım hizmeti sağlıyoruz. Her mekân yaşlı dostu oluyor. Üniversitelerde yaşlı bakım programları açtık. Huzurevleri artık daha konforlu. Kültürel faaliyetlerde büyüklerimizi unutmadık. Yerel yönetimlerde yaşlılarımız el üstünde tutuluyor. Yaşlılarımıza şiddete dur dedik. Yaşlılar koordinasyon merkezi sosyal politikalarda 2023 hedefi doğrultusunda yaşlılarımıza sahip çıkıyoruz” dedi.

YILMAZ: “HER TÜRLÜ SIKINTIDA YANINIZDAYIZ”

AK Parti İl Başkanlığı Sosyal Politikalar Birim Başkanı Uğur Yılmaz ise konuşmasında AK Parti döneminde yaylılar için yapılan hizmetlere ve 16 Nisan referandumuna değindi. Türkiye’nin 81 ilinde Yaşlılar Koordinasyon Merkezi kurduklarını dile getiren Yılmaz şunları söyledi.

“AK Parti olarak insanı merkeze alan bütüncül bir yaklaşımla büyüklerimize yük değil servetimiz olarak bakmaktayız. Sizlerin geçimlerinizi kolaylıkla karşılamanızı, sağlıklı ve huzurlu bir hayat sürmenizi amaçlamaktayız. Bizler siz kıymetli büyüklerimizi aile ve sosyal hayatımızın içinde, erdem ve deneyim kaynakları olarak görmekte; sizlere hürmet ve itibar etmeyi inancımızın ve geleneğimizin temel bir unsuru olarak kabul etmekteyiz. Bu düşünceyle Kurucu Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın vizyonu ve talimatı ile Sosyal Politikalar Başkanlığımız bünyesinde 22 Temmuz 2004 tarihinde Yaşlılar Koordinasyon Merkezimizi (YKM) kurduk. Büyüklerimiz için erişilebilir olmayı en önemli ayrıcalıklarımızdan biri olarak görüyoruz. Bugün hamd olsun 81 il ve 970 ilçe teşkilatımızda hizmet veren Yaşlılar Koordinasyon Merkezimiz ile sizlerin yaşadığı her türlü sıkıntıda yanınızda olmayı hedefliyoruz.

“KONUŞMANIN DEĞİL ÜRETMENİN DERDİNDE OLDUK”

Bu merkezimiz ve bakanlıklarımızın önemli çalışmaları ile birçok politika geliştirdik. İlk kez hayata geçirdiğimiz evde bakım ve evde sağlık hizmetleri, yaşlı yaşam evlerin projesi, maaş kuyruklarında çekilen çileye son vermek, 65 yaş üstü aylığını artırmak, ücretsiz ulaşım imkanları, yaşlı dostu mekanlar, otel konforundan huzurevleri siz değerli büyüklerimize hizmetlerimizin yalnızca ufak bir kısmıdır. AK Parti olarak bizler konuşmanın değil üretmenin derdinde olduk. Hamd olsun bu zamana kadar da birilerinin aklına hayaline gelemeyecek hizmetleri hayata geçirdik. Ama biz bunlarla sınırlı kalmak istemiyoruz, attığımız her adımda ayağımıza dolanan parlamenter sistemden kurtularak icraatlarımızın daha büyük çapta olmasını istiyoruz. Koalisyonlar, güçsüz, siyaset dışı vesayet odaklarının müdahalesine açık bir yönetim sistemi milletimize, güzel ülkemize neler yaşattı. Kaos, yokluk, yoksulluk... Tüp kuyrukları, yağ kuyrukları, ekmek kuyrukları, ilaç kuyrukları... Cumhurbaşkanı ve Başbakan arasında yaşanan bir çatışma ile ülkenin yarası zor kapanacak krizlere sürüklenmesi... Bunları hatırlayınca bile hepimizin gözleri doluyor.

“16 NİSAN’DA ‘EVET’ DEMEK 15 TEMMUZLARI BİR DAHA YAŞAMAMAK DEMEK”

2002 yılında ülkemiz hak ettiği güçlü bir iktidara kavuştu. Önce kalan enkazı dönüştürdük, bunun üzerine bir de önemli icraatlar başardık. Şimdi ise icraatların, güçlü Türkiye’nin önünü daha da açacak bir sistem değişikliğine gidiyoruz. 16 Nisan bizlere çok şey ifade ediyor ama eminim sizlere daha çok şey ifade ediyor. 16 Nisan’da evet demek, geçmişe perde çekerek evlatlarınızın, torunlarınızın geleceğini inşa etmek demek, evet demek rahmetli Adnan Menderes, Turgut Özal, Süleyman Demirel, Alparslan Türkeş, Necmettin Erbakan ve Muhsin Yazıcıoğlu’nun hayalini gerçekleştirmek demek. 16 Nisan’da evet demek 1960’ları, 1980’leri, 28 Şubatları, işgal girişimleri ve darbeleri, darbe anayasalarını, 15 Temmuzları bir daha yaşamamak demek inşallah.

“İNANIYORUM Kİ HEP BİRLİKTE KARARIMIZ EVET” DİYECEKSİNİZ”

Çok değil yaklaşık 9 ay kadar önce bir felaketin eşiğinden döndük. Hain çok ama hamd olsun bu vatana sevdalı yiğitler daha çok. 15 Temmuz hain FETÖ darbe girişiminde vatan müdafaası için yaşlı genç demeden hepimiz meydanlara koştuk. Sizler hepimizden çok daha iyi biliyorsunuz darbe dönemlerinin canım ülkemize ne acılar yaşattığını, nasıl geri götürdüğünü. İnanıyorum ki 16 Nisan’da herkesten önce sizler sandıklara gidecek ve bir daha o görüntüler yaşanmasın diye “hep birlikte kararımız evet” diyeceksiniz. Bizim kararımız belli büyüklerimize hürmet kararımız evet.”

MANAV: “BİZDEN DAHA TECRÜBELİSİNİZ”

Yaşlıların yaşadığı tecrübelerden ders alarak geleceği daha iyi şekillendirmek gerektiğini dile getiren AK Parti İl Başkanı Hüseyin Manav, şu ifadelerde bulundu:

Senede bir gün değil her gün sizlerle bir araya gelmek isteriz. Sizlere sahip çıkmak, beraber olmak, oturup sohbet etmek, geçmişle geleceğe köprü kurmak, yaşadığınız tecrübelerden ders alarak geleceğimizi daha iyi şekillendirmek gerekiyor. Bugünde bu amaç doğrultusunda sizlerle bir araya geldik. Yaşlılar Haftanız kutlu olsun. Bu seneki katılımımız daha geniş oldu. İlimizde yaşayan en yaşlı üç üyemizi ziyaret etmiştik. Birisi 106 yaşında, diğer ikisi de 105 yaşındaydı. 3 yaşlımızda bayandı. İnsana değer verilmesi gerekiyor. Bebekte olsa, gençte olsa, yaşlıda olsa mutlaka karşılığını gülümseme veya tebessümle alınıyor. Sizler, bizlerin geçtiği yoldan geçtiniz. Bizlerde, Allah ömür verirse sizlerin geldiği noktaya varacağız. Kendimizi sizlere çok anlatmamıza gerek yok. Çünkü, bizim geçtiğimiz yoldan siz geçtiğiniz için bizden daha tecrübelisiniz.

“GÜÇLÜ BİR HÜKÜMET SİSTEMİ KURULMASI GEREKİYOR”

Biz her zaman AK Parti olarak, millet olarak yaşlılarımız bizim geçmişimiz ve hafızamız. Türk toplumu olarak belki yeni yeni okumaya başlıyoruz. Ama tecrübeleri dinleyerek geldik bugünlere... İnsanlarımız sıkıntılarını sizin tecrübelerinizi dinleye dinleye aştı. Bu ülke, sizlerin genç yaşlarda verdiği emek, harcadığı çaba ile bugünlere geldi. Artık bugün bu çalışma yükünü biz üstümüze aldık. Sizleri bu ülkeyi bugünlere getirirken harcadığınız emeklere saygı sunma durumundayız. Hastaneye gittiğinizde 65 yaş üstü olanlara öncellik veriliyor. Bu bile yaşlılara duyduğumuz önemi gösteriyor. İnşallah, ülkemiz daha güçlü olursa, ekonomimiz daha güçlü olursa, sizlere vereceğimiz değerler, hizmetler, imkanlar ve yaşam standardının yükselmesi daha fazla olacaktır. Ama onun için 16 Nisan’da vereceğimiz kararla olacaktır. Bir evet diyenler, birde hayır diyenler var. Evet diyenler diyor ki, ülkenin geleceği hızlı güçlenmesi ve büyümesi için, bu değişikliğe evet demek gerekiyor diyor. Güçlü bir hükümet sistemi kurulması gerekiyor. Koalisyonlarda kurtulmak, krizlerden kurtulmak için artık sistemimiz bu yönde olması gerekiyor.

“CHP’DEN DAHA FAZLA CUMHURİYETE SAHİP ÇIKIYORUZ”

Sizlere olan saygımız sonsuz. Ülkemiz daha güçlü olursa başta büyüklerimiz olan sizlere vereceğimiz hizmetler daha fazla olacaktır. Ama bunun için 16 Nisan’da vereceğimiz bir karar var. Bu işin partiyle alakası yok. Güçlü bir hükümet sistemi için, ülkemizin daha da kalkınması için bu sistem şart. Cumhuriyete kimse laf etmiyor. Laf ettirmeyiz zaten. CHP’den daha fazla sahip çıkıyoruz. Ancak bugünkü sistemin bazı sıkıntıları var. Bu sıkıntıları aşmak için bizim hükümet sistemimizi değiştirmemiz gerekiyor. Farklı siyasi düşüncelerden insanlar olabilir. Biz ayırmıyoruz. Bütün insanlarımızı aynı muhabbetle selamlıyoruz. Hayır diyenlere terörist de demiyoruz.

“BİZ HAYIR DİYEN HERKESE TERÖRİST DEMİYORUZ”

Deniz Baykal Bartın’a gelmiş. Sayın Cumhurbaşkanımıza diyor ki ‘Bana terörist diyecek olan adamın anlını karışlarım’ sana kim terörist diyor. Biz öyle bir şey demedik. Hayır diyen de bizim vatandaşımız, evet diyen de bizim vatandaşımız. Biz sadece evet diyen kim? Hayır diyen kim? Buna bakın diyoruz. Evet diyen tarafta Adalet ve Kalkınma Partisi var. Milliyetçi Hareket Partisi var. Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nun Büyük Birlik Partisi var. Hayır diyen tarafta Cumhuriyet Halk Partisi, HDP, PKK, FETO ve diğer terör örgütleri hayır diyor diye ifade ediyoruz. Her hayır verecek olan vatandaşa terörist demiyoruz. Buna hakkımız da yok.

“BİZLER SİZLERİN VERDİĞİ TERBİYEYLE BÜYÜDÜK”

Bizler sizlerin verdiği terbiyeyle büyüdük. Bize verilen terbiyeyi kendi çocuklarımızda da aşılamaya çalışıyoruz. “Anneye, babaya höt bile demeyin” derledi. Biz bu terbiyeyi yeni gelen neslimize aktarmaya çalışıyoruz. Bizi biz yapan değerlerden olan büyüklerimize saygı, onlara hürmet ve hizmet sadece siyasi parti olarak değil Türk milleti olarak hepimizin vazifesi. Bu kültür ve değerlerle yetiştik. İnşallah bundan sonra da başta ailelerimiz olmak üzere hep birlikte toplum, millet ve devlet olarak daha huzurlu günlerde daha mutlu daha yaşam kalitesinin yüksek olduğu bir ülkede yaşamak temennimiz. Bunun için siyaset yapıyoruz.

“AVRUPA’YA NE OLUYOR? SEÇİM BİZİM SEÇİMİMİZ”

16 Nisan’da bu ülkenin gerçekten kaderini değiştirecek bir seçim yapacağız. ‘evet’ ya da ‘ hayır’ oyu kullanacağız. İçimizdeki hayırcıları anlayabiliriz de kavga bizim kavgamız. Seçim bizim seçimimiz. Avrupa’ya ne oluyor. Almanya, İngiltere, Hollanda’ya ne oluyor? Bizim derdimiz bunları niye ilgilendiriyor? Çünkü Türkiye artık ayağa kalktı. Silkenlendi. AK Parti olsa da olmasa da bu saatten sonra diz çökmezse daha iyiye gidecek. Ama hala daha birileri bize diz çöktürmek istiyor. 3. Gün önce 18 Mart’tı. Çanakkale Savaşının 102. Yıldönümü. 250 bin şehit vererek geçirmediğimiz yedi düvel 3 sene sonra 1918’de elini kolunu sallaya sallaya Mondros Antlaşmasını imzaladığımız için geçti. İstanbul’u işgal etti. Tarih tekerrür etmesin diyoruz.

“MONDROS RUHU AVRUPA’DA YENİDEN HORTLAMIŞ”

15 Temmuz’da genç, yaşlı devletine milletine bağlı bütün insanlarımız caddelerde, sokaklarda, meydanlarda b8u ülkeyi işgal etmek isteyen darbecilere dur dediler. Biz zafer kazandılar. İşte bunu taçlandırmanın zamanı da 16 Nisan’da sandıkta ‘evet’ demek. 102 sene önceki Mondros ruhu Avrupa’da yeniden hortlamış.  103 sene geçemedikleri Çanakkale’nin intikamını bize dik çöktürerek almak istedikleri için hayırcıları destekliyorlar.”

Manav’ın konuşmasının ardından etkinlikte  Başbakan Binali Yıldırım’ın “Büyüklere hürmet, kararımız evet” sinevizyonu izlenirken etkinliğe katılan yaşlılara teşekkür belgesi de verildi.

Bakmadan Geçme