Madenciler özelleştirme ihtimaline isyan etti

Binlerce madenci Torba Yasa Tasarısına Tepki için Zonguldak'ta toplandı...

Madencilerden Torba Yasa Tasarısına Tepki gösterdi

Zonguldak'ta toplanan 4 bin maden işçisi, Türkiye Taşkömürü Kurumu'nun (TTK) özelleştirilmesinin önünü açan torba yasa tasarısına tepki gösterdi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edilen torba yasa tasarısının 'TTK ile Türkiye Kömür İşletmeleri, uhdelerinde bulunan maden ruhsat sahalarını işletmeye, işlettirmeye, bunları bölerek yeni ruhsat talep etmeye ve bu ruhsatları ihale etmeye yetkilidir' şeklindeki 58. Maddesi, özelleştirmenin önünü açtığı gerekçesiyle madencilerin tepkisini çekti.

Genel Maden İşçileri Sendikası Genel Başkanı Ahmet Demirci, 58’inci madde bize ölümü dayatıyor diyerek şu açıklamalarda bulundu;

“1990’da uyardık, 1994’te uyardık, 2004’te uyardık. 2009 yılından bu yana da Türkiye Taşkömürü Kurumu’nda izlenen yanlış politikalara karşı mücadele veriyoruz. TTK’da işçi sayımız sürekli azalıyor, üretim düşüyor. Tarihimizin en az sayıda işçisiyle çalışıyoruz. Yeni işçi alınmıyor ve TTK göz göre göre zarara sürükleniyor.

TTK’yı satmaktan, kapatmaktan söz ediyorlar.

Hükümet bir Torba Yasa Tasarısıyla Maden Kanunu’nda değişiklik yapmak ve Türkiye Taşkömürü Kurumu’yla, Türkiye Kömür İşletmeleri’ni küçük parçalar halinde özelleştirmek istiyor.

Bakınız madde çok açık ve yoruma gerek yok.

58. Madde şöyle diyor; “Türkiye Taşkömürü Kurumu ile Türkiye Kömür İşletmeleri, uhdelerinde bulunan maden ruhsat sahalarını işletmeye, işlettirmeye, bunları bölerek yeni ruhsat talep etmeye ve bu ruhsatları ihale etmeye yetkilidir”.

Bakınız yetki TTK Genel Müdürlüğü’ne veriliyor.

Ruhsat küçük parçalara bölünüyor ve maden sahaları satılıyor.

Yasa metninde “ihale etmek” deniliyor.

Birincisi, kurum yönetimi ile işçiler ve sendika karşı karşıya getiriliyor. Bizim kavga etmemiz isteniyor.

 İkincisi sahalar küçük parçalara bölünüyor. Yani daha küçük şirketlerin alıcı olması isteniyor. Çünkü bizim yıllardır söylediğimiz gibi bu sahaları müessese veya işletme bazında işletebilecek, yeraltı tecrübesi olan ve kurumsal yapısı güçlü maden şirketleri yok.

Şimdi, özelleştirme için sıradan şirketlerin önü açılıyor.

Üçüncüsü, ruhsatlar verildiği için sahalarda TTK’nın hiçbir sorumluluğu kalmıyor.

Yani TTK, sahaları ve şirketleri denetleyemeyecek. 2010 yılında Karadon’da 30, 2013 yılında Kozlu’da 8 arkadaşımızı kaybettik.

Mekânları cennet olsun. Yazık, günah değil mi?

Biz, TTK’da taşeron faciasından kurtulduk ama Soma’da 301 arkadaşımızı koruyamadık.

Çünkü bizi dinlemediler ve madencilik sektörü kâr hırsına yenildi.

Buradan Hükümete, siyasi iktidara sesleniyoruz;

58’inci Maddeyi tasarıdan çıkartınız. Buradan 550 milletvekiline sesleniyoruz.

Lütfen Meclis Genel Kurulu’nda 58’inci maddeyi kabul etmeyiniz.

Biz üretmek istiyoruz, insanca çalışıp insanca yaşamak istiyoruz.

Maden Kanunu’nda daha önce yapılan değişikliklerle en düşük ücreti iki asgari ücrete çıkartan, hafta tatilimizi iki gün yapan ve son sözleşmemizde bize katkı veren Hükümetimize bir kez daha teşekkür ediyoruz.

Ama bakınız bunların hiçbir anlamı kalmıyor.

58’inci madde bize ölümü dayatıyor. Ruhsatı ve sahaları bölmeyiniz.

Biz, bunun yanlış olduğunu bedel ödeyerek öğrendik.

Ruhsatların bölünmesi, sahaların küçültülmesi ve küçük şirketlerin önünün açılması bu madenlerin ve ocakların cenazelerimizin üzerine kapatılması demektir.

İnanıyoruz ki, birlikte mücadelemizle bu gerçekleri, başta Hükümet olmak üzere tüm kamuoyuna ve dünyaya anlatacağız”


 

Bakmadan Geçme